Destan Gibi Edebi Eserlerimiz Var, Daha Ne Olsun!
Destan Ne Demek?
Farsça asıllı olan destan, Yunanca epos şiirinin karşılığı olarak ifade edilir. Bu edebi türde çeşitli kahramanlık kavramları ele alınır. Bu kahramanlık kavramları ejder, pars, kaplan, arslan, koçkar, koç, cigit, yiğit, böke, boğa, bahadır, bukadır, buka, batur, batır ve kak gibi karakterlerle ele alınır. Epik karakterli bir yaşayışı anlatan destanlarda olaylar, yer ve zaman içinde bulunan yansımalar bir olay örgüsü içerisinde ifade edilir.
Günümüzde iki farklı anlamda kullanılan destanlardan ilki, halk şiirlerini ifade ederi. Bu şiirler 8-11 heceden oluşur. Toplumu geniş ölçüde ilgilendiren olayların ele alındığı destanlarda kıta sayısı ise 7 ila 700 arasında olabilir. Bireysel halk şiirlerine verilen desten türünün yanı sıra ulusların yaşadığı tarihi olayların mitolojik unsurlarla harmanlanarak efsaneleştirilmesi de destan olarak adlandırılır. Bu destan türleri, manzum eserler arasında sayılır. İçeriğinde milli karakterleri barındıran destanların belli başlı özellikleri vardır. Bu özellikler şöyle sıralanabilir:
Destanın Bu Özelliklerini Biliyor muydunuz?
Dünya üzerinde bulunan en eski epik destan geleneğinin Türklere ait olduğu bilinir. Epik destanlarda en önemli şeylerden bir tanesi, dikkatin başkahraman üzerinde toplanmasıdır. Durağanlıktan coşkunluğa doğru bir ivme ile hareket eden destanlarda, sonun yaklaştığı dönemlerde tekrar durgunluğa geçilir. Sanılanın aksine kutsal anlatılar olmayan destanlar, Kırgızlar ve Kazaklar tarafından comok olarak adlandırılır. Çağatayca, Kırım ve Kuman dilimde ise bu tür, irtegi olarak kabul edilir. Kaşgarlı Mahmut ise kendi eserlerinde destan için yır ve koşuk ifadelerini kullanmıştır. Mitlerden sonra en eski ikinci tür olarak kabul edilen destanlar, tarihi bir kaynak olarak da geçmişe ışık tutar.
Destanı Oluşturan Öğeler Nelerdir?
Destanı oluşturan öğeler arasında çekirdeklenme, oluşum, tespit ve yazıya geçirilme gibi unsurlar bulunur. Çekirdeklenme bölümünde destana konu olan olay, ortaya çıkar. Oluşum bölümünde ise varyantlaşma en yoğun evresine ulaşır. Bu bölümde anlatılanların sözlü kültür ortamında olgunlaştırılması esas alınır. Tespit ve yazıya geçirilme döneminde ise araştırmacı, varyantlarda en ortak bölümleri bulup derleme yapar ve derlediği bilgileri yazılı ortama aktarır.
Destanlarda Tarih Yatar
Her destanda bir tarih yatar. Yazının henüz bulunmadığı dönemlerde tarihe önemli birer ışık tutan destanlar, ulusların tarih sahnesine çıkışlarından komşularıyla olan ilişkilerine kadar pek çok konuda tüyo verir. Toplumları var eden değerlerin anlaşılması ve toplumların kültür dokularının betimlenmesi açısından oldukça önemli bir yere sahip olan destanlar, sözlü kültür öğeleri arasında bulunduğu için birçoğu tarih sahnesine gömülmüştür. Günümüzde bilinen destanlar, çeşitli kaynaklardan derlenerek oluşturulan destanlardır. Bazı destanlar, direkt olarak Türk araştırmacılar tarafından yazıya geçirilmiş, bazı destanlar ise Batı, Bizans, İran, Arap ve Çin kaynaklarından elde edilen bilgiler ışığında hazırlanmıştır.
Kaç Adet Türk Destanı Var?
Türk destanlarının 200 civarında olduğu düşünülür. Bu destanlarda coğrafyanın kutsallığı, kadının kişiliğine odaklanılan güzellik, kurdun anne, baba ve hatta tanrı olarak tasvir edilmesi, insana sadık bir yoldaş olması, yiğitliğin ve güzelliğin tarihin her döneminde baş üstünde tutulması ön plana çıkmıştır. En bilinen Türk destanları İslamiyet öncesi ve İslamiyet sonrası olmak üzere ikiye ayrılır. İslamiyet öncesi Türk destanları arasında Yaratılış Destanı, Saka Destanları, Alp Er Tunga Destanı, Şu Destanı, Hun-Oğuz Destanları, Oğuz Kağan Destanı, Attila Destanı, Göktürk Destanları, Bozkurt Destanı, Ergenekon Destanı gibi destanlar bulunur. İslamiyet’in kabulü ile birlikte ön plana çıkan destanlar arasında ise Manas Destanı, Cengiz Han Destanı, Timur ve Edige, Satuk Buğra Han Destanı, Seyid Battal Gazi Destanı, Danişmend Gazi Destanı ve Köroğlu Destanı bulunur.
İlginizi Çekebilir: İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Hakkında Bunları Biliyor muydunuz?